alksjalksj
Member since December 2021
Movie Score
TV Score
alksjalksj's Watchlist
Filter by:
Order:
They are women. They are mothers. They are inmates serving long sentences in a prison in Chile. Their children grow up far from them, but remain in their hearts. In prison they find the affection of other inmates who share their same experience. Mutual support among these women becomes a form of resistance and emancipation. Malqueridas reconstructs their stories through the images they themselves shot with cell phones prohibited inside the prison, recovering the collective memory of a forgotten community.
Başka bir ülkede daha iyi bir hayat kurmak isteyen Senegalli bir kadın, Fransız bir ailenin yanında dadı olarak işe girer, fakat Dakar’dan Fransa’ya taşındıklarında kendini hizmetçi olarak bulur. Kadına kötü davranmaktan hiç çekinmeyen aile, başka bir ırktan olduğunu da sürekli hatırlatır.
İrlanda’nın batısında bir adadaki iki yakın arkadaşın ilişkisini konu alan film, Pádraic ve Colm isimlerindeki bu iki arkadaştan birinin bu dostluğu artık devam ettirmek istememesi üzerinden gelişen olayları aktarıyor.
New York'lu psikiyatrist Sam Foster için hayatında önce işi gelmektedir. Zamanla bütün işi gücü, intihara eğilimi sanat öğrencisi Henry Letham oluverir. Sanat dünyasının intiharlı sonlarından etkilenen Letham, 21. yaş gününde hayatına son vermeyi planlamaktadır. Sam Foster, hastasına yardımcı olmaya çalışırken kendi yaşamının kontrolünü kaybetmeye başlar. Artık gerçek ve düş'ün birbirini kovaladığı bir dünyaya adım atar. Bu dünyada hem kendisi hem de hastası birer gizeme dönüşür. New York da artık aynı şehir değildir. Ewan McGregor, Ryan Gosling, Kate Burton ile Naomi Watts'ın oynadığı, oyuncuları ile dikkat çeken psikolojik bir gerilim filmi. Özellikle Watts'ın rolü ile tam not aldığını ekleyelim.
Kaybettiği eşinin yasını tutan başarılı yönetmen Yusuke Kafuku, Çehov’un Vanya Dayı oyununu sahneye koymak üzere Hiroşima’da bir festivale çağırılır. Festival kendisine 20 yaşında bir kadın şoför tahsis eder; Kafuku, hiç beklemediği bir şekilde, gizemli şoförüyle yalnızlık, kayıplar ve yasla bezeli, sırların karşılıklı olarak açıklandığı bir dizi yolculuğa çıkar. Sanatın aslen insan doğasını daha iyi anlamak için bir araç olabileceğini savunan bu zarif film, ustalıkla işlenmiş bir yalnızlık muhakemesi.
Chagall’in tabloları ve Modiano’nun romanlarındaki duygu akışından esinlenen yönetmen Bi Gan, Cannes’da ilk gösterimini yapan filminde kayıp bir aşkın izini sürüyor. Filmin kahramanı Luo, yıllar önce terk ettiği kasabası Kaili’ye döner ve hiç aklından çıkartamadığı eski sevgilisi Wan’ı aramaya başlar. Hafıza, geçmiş ve anılar üzerine zarif bir zihin alıştırması olan film, olay örgüsünden ziyade olağanüstü görüntüleriyle aklınıza kazınacak.
Film 18. yüzyılda, bir ressamın modeliyle aşkını anlatıyor. Ressam Marianne’a, manastırdan henüz çıkan ve evlenmek üzere olan genç Héloïse’in portresi sipariş edilir. Ancak Marianne, bu portreyi Héloïse’dan habersiz çizmelidir. Bu kısıtlamanın önüne geçmek için Marianne, gönülsüz gelin adayı Héloïse’ı önce gözlemler sonra da onunla yakınlaşır.
80’lerin sonunda geçen öyküde, Donnie Darko adında 16 yaşında bir genç bazı gerçek olmayan görüntüler görmeye başlar. Özellikle de tavşan kostümlü bir adam sık sık belirir. Çevresiyle uyum sorunu yaşayan genç, ailesinin ve okulun kendisi için çizdiği yoldan ayrılıp esrarengiz misafirinin izinden gider.
Birbirlerine güçlü bir tutkuyla bağlanan Cindy ve Dean’in evlilikleri çok sevdikleri çocuklarına rağmen, zaman içinde hapishanelerine dönüşür. Çift yorgun evliliklerini kurtarmaya çalışırken gençlik yıllarını, hayatlarının fırsatlar ve romantizm ile dopdolu olduğu eski altın günlerini hatırlayacaktır.
Derler ki Çin’in kuzeyindeki Manzhouli şehrinde, gün boyunca oturan, dünyayı umursamayan bir fil vardır. Filmin kahramanları için Manzhouli, bir kaçış yeridir. Öğrenci Bu, kendisine durmadan kaba güç gösteren Shuai’i, merdivenden aşağı iterek kaçar. Öte yandan, Bu’nun sınıf arkadaşı Ling, annesinden uzaklaştıkça öğretmenine karşı aşk duyguları beslemeye başlar. Shuai’nin ağabeyi Cheng, bir arkadaşının özkıyımından kendini sorumlu tutar. Bu’nun yaşlı komşusu Bay Wang’ın oğlu, babasını bir bakım evine yatırmak ister. Karakterlerin duygusal sorunlarıyla nihilistik bakış açılarının nedeni, doğrudan ya da dolaylı etkileriyle yaşanan ekonomik çöküntüdür. Romanlarıyla Çin’de dalgalanmalar yaratan Bo Hu, Pekin Film Akademisi’nde yönetmenlik öğrenimi görmüştür. Film, yönetmenin ilk ve son uzun metrajlı çalışmasıdır. Yönetmen, 29 yaşındayken, 2017 yılında, yaşamına kendi eliyle son vermiştir.
Dedektif Nishi yeni doğan bebeğini henüz kaybetmiştir ve eşi de ölümcül bir hastalıktan ölmek üzeredir. Doktorlar artık yapacak bir şey olmadığını, onu eve götürmesini ve huzur içinde ölmesini beklemesini söylerler. Nishi aynı zamanda iş arkadaşı Horibe'nin ciddi bir şekilde yaralandığını ve belki de tekerlekli sandalyeye mahkum olabileceğini öğrenir. Horibe'yi ziyarete giden Nishi'nin hayatı, öğrendiği inanılmaz gerçeklerle ve içine gireceği bir suç çemberiyle tamamen değişecektir.
Tayvan'ın ekonomik kriz yılları... Film ana eksenine 30'lu yaşlarının ortalarında eski bir beyzbol oyuncusu Lung ve onun okul yıllarından beri birlikte olduğu sevgilisi Chin'i ele alıyor. Lung gençliğinde sporda istediği başarıyı yakalayamamış, daha sonra ticarete atılmış, kırgın ve kızgın bir adamdır. Chin ise karşı taraftan beklediği ilgiyi göremeyen, bu boşluğu evli iş arkadaşıyla yakınlaşarak gidermeye çalışan bir kadındır. İkisinin de en büyük hayali, Amerika'ya gitmektir...
Just out of jail, crumpled English archaeologist Arthur reconnects with his wayward crew of tombaroli accomplices – a happy-go-lucky collective of itinerant grave-robbers who survive by looting Etruscan tombs and fencing the ancient treasures they dig up.
A lonely 40-year old woman finds herself shattering taboos by falling in love with the 14-year old Julien – but is it romance, or a desperate attempt to turn back time in the face of middle age?
Chris Washington, kız arkadaşı Rose Armitage ile uzak mesafe ilişkisi yaşayan bir gençtir. Bir gün Rose, Chris’i hafta sonu kaçamağı için ailesinin evine çağırır. Rose’un annesi Missy ve babası Dean de onlara katılır. Başta Chris, Rose’un ailesinden güzel tepki almasına şaşırır, bir yandan da kıllanır. Çünkü dönem gereği bir beyaz ve siyahinin ilişkisine sıcak bakılmamaktadır. Bu durum kafasını karıştırırken bir yandan da evde siyahi kişilerin bir bir kaybolduğunu öğrenmesi onu bir bilinmezliğe doğru itecek ve gerçeklerle yüzleştirecektir.
Freshly graduated from high school, Ana receives a full scholarship to Columbia University. Her very traditional, old-world parents feel that now is the time for Ana to help provide for the family, not the time for college.
Christine McPherson, nam-ı diğer “Uğur Böceği” (Saoirse Ronan), son derece sevecen, dik kafalı ve iradeli annesi gibi olmamak için ne kadar uğraşsa da aynı onun gibidir. Uğur Böceği’nin hemşire olan annesi (Laurie Metcalf), eşinin işini kaybetmesinden sonra ailesini ayakta tutmak için yorulmak bilmeden çalışmaktadır. Sacramento, California’da 2002 yılında, hızla değişen Amerikan ekonomisinin ortasında geçen Uğur Böceği, bizi şekillendiren ilişkilere, tanımlayan inançlara ve yuva adını verdiğimiz yerin benzersiz güzelliğine etkileyici bir bakış açısı sunuyor.
A biography of the dancer Isadora Duncan, the 1920s dancer who forever changed people's ideas of ballet. Her nude, semi-nude, and pro-Soviet dance projects as well as her attitudes on free love, debt, dress, and lifestyle shocked the public of her time.
Begotten is the creation myth brought to life, the story of no less than the violent death of God and the (re)birth of nature on a barren earth.
Genetik kodunun kilidini kırması ile atalarının hatıralarına erişim sağlayabilen Callum Lynch, 15. yüzyıl İspanya'sında yaşayan atası Aguilar'ın maceralarını kendi hafızalarında yer alacak kadar canlı bir şekilde deneyimler. Gizli bir topluluk olan Suikastçiler'in soyundan geldiğini öğrenen genç adam yeni kazandığı beceriler ile baskıcı ve güçlü organizasyon Tapınakçıların karşısına çıkar. Callum, günümüzde de varolan Tapınakçılar organizasyonunu alt etmek için geçmişindeki bilgi ve tecrübesini kullanacaktır.
Oh Dae-su, bir gün kendisini küçük karanlık bir hücrede bulur. Oraya kimler tarafından ve niye kapatıldığını bilmeyen adamın dünyayla bağlantısı sadece hücresindeki küçük televizyondur. Haberlerde karısının öldürüldüğünü duyunca olayla bağlantısı olduğu düşünüldüğü için kapatıldığını anlar. 15 yıl sonra, serbest bırakılan adam, ailesini öldüren kişileri bulmaya ve kendisini oraya kapatanlardan intikam almaya karar verir.
Tokyo schoolgirl Hiromi and her friends engage in a practice known as enjo kosai, or "compensated dating", where older men pay young girls for dates. Hiromi plunges deeper into this world to raise money for an expensive ring.
Young artist Kyoko wreaks havoc on everyone that she encounters when Japan's oldest major movie studio asks a batch of venerable filmmakers to revive its high-brow soft-core Roman Porno series.
Herkesin sevgilisi, korkusuz kedi geri dönüyor. Çizmeli Kedi tehlike tutkusunun ve güvenliği ihmal etmesinin zarar verdiğini keşfediyor ve kötülüğüyle nam salmış, efsanevi Dilek Yıldızı’nı bulmak için Kara Orman’a doğru destansı bir yolculuğa çıkıyor. Ancak sadece tek bir canı kalan Çizmeli Kedi’nin boyun eğmesi, eski ortağı ve düşmanı olan çekici Yumuşak Pati Kitty’den yardım istemesi gerekecektir.
Tokyo’nun umumi tuvaletlerini temizleyen Hirayama, bir yandan müzik, edebiyat ve fotoğraf tutkusunun peşinden gittiği hayatından memnundur. Geçmişiyle yeniden bağ kurmasına yol açan beklenmedik karşılaşmalar, hayatının düzenini yavaş yavaş bozmaya başlar.
A young man narrates two conflicting accounts of his life, changing the details and incidents in both, as he slowly approaches madness.
80’li yılların başında Batı Almanya’da geçen öyküde, ayrılmanın eşiğine gelmiş Mark ve Anna’nın yaşadıkları anlatılır. Mark’tan ayrılmak isteyen Anna, neden olarak eşine geçerli bir neden sunamaz. Başka bir adam olduğunu düşünen Mark, olayı araştırır. Anna’nın sevgilisine ulaşan Mark, onun da karısından uzun süredir haber alamadığını ve Anna’nın garip davanışlarının nedenini bilmediğini söyler. Karısının peşine düşen Mark’ın olayın daha ciddi, karanlık ve doğaüstü boyutlarda olduğunu öğrenmesi pek uzun sürmeyecektir. Andrzej Zulawski'nin fantastik, korkutucu ve sürreal öğelerle anlattığı Possession, gösterildiği dönem bazı ülkelerde yasaklanmış, bazılarında ise sansüre uğramıştı.
Yakın gelecek...
İnsanlık büyük bir kaos içinde...
Hayatını sürdürebilmek için yolu büyük şehre düşen John Nada adındaki kasabalı bir işçi, korkunç bir keşif yapar: Tüm Dünya, başka bir boyuttan gelen ve beyinleri kontrol edebilen insan formundaki uzaylılar tarafından istila edilmiştir! Bu korkunç istilayı önlemek için Nada'nın sahip olduğu silahlar, sadece bir makineli tüfek ve özel güneş gözlükleridir! Acaba Nada, uzaylıların yayın istasyonunu durdurabilecek ve onların gerçek kimliklerini ortaya çıkarabilecek mi?
Asker olan Markus, karısının trajik bir tren kazasında ölmesiyle büyük bir yıkıma uğrar. Karısının kaybetmesinin ardından Danimarka’ya dönen Markus artık genç kızı Mathilde ile tek başına ilgilenmek zorunda kalır. Yeni hayatına alışmaya çalışan Markus kısa bir süre sonra, karısının ölümüne neden olan tren kazasının altında farklı gerçekler olduğunu keşfeder. Bunun üzerine Markus, karısının intikamını almak için harekete geçer.
Filmde Irma adında bir sokak yosması hem boşvermiş hem de sokaktaki satıcısından çeken bir kadındır. Sokaktaki kadınlar çalışırken satıcıları para kazanmakta ve meşhur barda harcamaktadır.
Bir gün Fahişelerin çalıştığı sokağa atanan Fransız polis memuru Nestor, sokakta süren ticareti fark edip, baskın yapar. Polisle kadın tüccarları arasındaki anlaşmaya sekte vurunca da işinden olur...Sokağa düşen Nestor, İrma'ya aşık olmuştur. Onun diğer erkeklerle görüşmesini kıskanmakta ve bir çözüm aramaktadır...
On sekizinci yüzyılın başlarında İngiltere'nin Fransa ile savaşı sürerken, Kraliçe Anne'in (Olivia Colman) tahtta olduğu sarayı ve lüks yaşam tarzı bundan pek etkilenmez. Kraliçenin yakın "arkadaşı" olan Marlborough Düşesi Sarah Churchill (Rachel Weisz), bir yandan kraliçe ile ilgilenirken bir yandan onun yerine ülkeyi yönetmektedir. Düşes Sarah'ın saraya yeni gelen akrabası genç Abigail Masham (Emma Stone), Kraliçe Anne’in gözdesi olabilmek için Sarah ile rekabete girer. Kraliçe Anne’in sağlığı gitgide bozulurken iktidar, hırs, aşk ve hasetten güç alan saray entrikaları da alıp başını gider.
1970’ler Los Angeles’ında, şanslı ama sakar özel dedektif Holland March ve dikkatli araştırmacı Jackson Healy bir gizemi çözmek için bir araya gelir. Birlikte, herkesin aradığı ve önemli bir sırrı saklayan Amelia isminde kayıp bir kızı bulmaları gerekmektedir. Amelia Kuttner, ünlü bir porno yıldızı olan Misty Mountains’ın gizemli ölümünü çözebilecek bilgilere sahip tek kişidir. Bu araştırma esnasında iki dedektif kendilerini yüksek statüdeki devlet yetkililerinin hedefinde bulur.
Film, kızı bir süre önce evlerine yakın bir yerde tecavüz edilerek katledilen Mildred Hayes’in öfkeli, saldırgan hallerini yansıtıyor. Kızının cinayet davasında bir suçlu bulunmadan aylar geçer ve Mildred bunun üzerine cesur bir hamle yapar. Karayoluna yakın bir yerden üç reklam panosu kiralar ve kentin saygıdeğer polis şefi William "Bill" Willoughby'ye yönelik meydan okuyan mesajlar karalar. Mildred bu işten vazgeçmesi için yapılan bütün baskı ve zulümlere göğüs gerer ve herkese tek başına meydan okur.
22 Ağustos 1972 tarihinde John Wojtowicz ve Salvatore Naturile bir Brooklyn bankasında yaptığı soygundan esinlenen filmde, Sonny ve Salvatore, Brooklyn'deki bir Tasarruf Bankası'nı soymaya kalkışırlar. Hızla kötüye giden ve bir rehine krizine dönüşen durumuna polis müdahale eder. Sonny'in kısa sürede bitirmeyi planladığı soygun bir medya sirkine dönüşecektir.
Film, PC 233 ve PC 633 yaka nolu iki polisin sevgilileri tarafından terk edilmeleri sonrasında yaşamlarında yeni bir sayfa açmaya çalışmalarını konu ediyor. İçine düştükleri bu durumdan ve yemek yemek için uğradıkları "Midnight Express" adlı büfeden başka ortak özelliği olmayan iki karakterin öyküleri de film içinde herhangi bir ortaklığa sahip değil. Bu iki kaybetmiş polisin umutlarını yeniden kazanmaya çalışmaları, küçük sürprizlerle ve zekice diyaloglarla o kadar güzel anlatılmış ki filmin konusu hakkında daha fazla ipucu vermenin filmi ilk kez izleyecekler için haksızlık olacağını düşünüyoruz. Yeni bir sinema dili keşfetmek isteyenler için Chungking Express çok iyi bir başlangıç.
Dünya prömiyerini yaptığı Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye'nin sahibi olan bu "Hitchcockvari mahkeme filmi" bir evliliğin dinamiklerini mercek altına yatıran bir psikolojik gerilim. "Birinin özel hayatı başkasının cehennemidir" fikrinden yola çıkan Bir Düşüşün Anatomisi, Fransız Alpleri'nde bir kulübede kocası Samuel ve görme engelli oğluyla izole bir yaşam süren Alman yazar Sandra'yı izliyor. Samuel yüksekten düşerek ölür fakat soruşturma sonucunda ölüm nedeninin intihar mı kaza mı olduğu kesinleşmeyince Sandra cinayet suçlamasıyla tutuklanır. Samuel'in ölümünün sorgulandığı mahkeme süreci, çiftin çalkantılı ilişkilerinin de derinine inen rahatsız edici ve tatsız bir psikolojik yolculuğa dönüşür.
İngiltere'den mektup yoluyla bulduğu bir erkek ile evlenmeye karar veren, konuşma problemleri olan bir kadın, küçük kızı ve de çok değer verdikleri piyanosunu da yanına alarak, evleneceği kişi ile tanışmak için Yeni Zelanda'ya doğru yola çıkarlar. Evlendikten bir süre sonra yanlış bir seçim yaptığını kavrayan genç kadın, yerli halk ile kaynaşmayı başarmış bir beyaz ile, piyanonun etrafında başlayan yakınlaşması tutkulu bir aşka dönüşecektir * Piyano, 1993 senesinde tam 3 dalda Oscar ödülü almasının yanında, Cannes film festivalinde de altın palmiye ödülünü almıştı * Son zamanlarda izlediğim en anlamlı film diyebilirim. Görsellik harikaydı, müzikler harikaydı, oyunculuklara zaten söyleyebilecek bir söz bulamıyorum. Aslında her kadın ve her erkeğin mutlaka izlemesi gereken bir film bence. Hem ilişkilere bakış açısına, hem de insanın kendi benliğine dönüp yorumlar yapmasını sağlıyor.
Havalimanında yüzü yaralı bir genç bulunur. İsminin Adrien Legrand olduğunu iddia eder. 10 yıl önce kaybolmuş bir çocuğun adıdır bu. Adrien sonunda babasına kavuşur, ancak bu sırada bölgede bir dizi korkunç cinayet işlenir.
Cannes Film Festivalinin olay yaratan filmi Antichrist, Çocukları öldükten sonra yaşadıkları acıyı unutmaya çalışan bir çiftin orman kulübesine gitmesiyle herşeyin daha da kötüleşmesini ve gelişen garip olayları anlatıyor. Yönetmen koltuğunda Lars von Trier var.
Johnny Utah genç bir FBI ajanıdır. Gizli bir görevle elit sporculardan oluşturulmuş ve başında Bodhi adındaki bir adamın yer aldığı bir hırsızlık çetesine sızar. Pek çok yeteneğe sahip olan bu sporcular polis güçlerinin dikkatini çekmektedir; zira sıra dışı yöntemlerle birçok suç işlemektedirler; şüpheler üzerlerindedir. Utah kimliğini gizleyerek bu ekip ile suç odaklarının bağını ispatlamaya çalışır.
Eski Amerikan başkanlarının maskelerini giyerek Los Angeles'ta banka soymaya başlayan bir çete ortaya çıkmıştır. FBI, olayları derinlemesine araştırırken, şüpheliler listesine sörfçüler de girmiştir. Genç bir ajan olan Johnny'ye ise bu kişilerin arasına sızma görevi verilmiştir.
Jerry Lundegaard borçları olan bir sahtekârdır. İhtiyaç duyduğu meblağda parayı acilen edinmeli ve borçlarını temizlemelidir. Karısının babası oldukça zengin bir adamdır; ancak gamsız bir sahtekar olan Jerry’ye yardım etmesi imkansız gibi görünmektedir. Jerry’nin aklına şeytani bir fikir gelir. Jerry, karısını kaçırmak ve kayınpederinden fidye istemek üzere iki adam kiralar. Lakin hiçbir şey planlandığı gibi ilerlemeyecektir. Sinemalarının ilk döneminden bu yana çizgilerini hiç bozmadan ilerleyen Coen Kardeşler’e büyük bir şöhret kazandıran Fargo, orijinal senaryo ve en iyi kadın oyuncu dallarında Oscar kazanmıştı.
Çocukların hayal gücünün sınırı yoktur. Bunun en güzel kanıtı olarak iki çocuğun, hayatın tüm gerçeklerinden uzak, kendi aralarında oluşturdukları yeni bir dünyanın öyküsü Terabithia Köprüsü.Jesse, hayal dünyası oldukça kuvvetli ve gerçek üstü hikayelere de çok meraklı bir çocuktur. Sınıflarına yeni gelen Leslie’nin de kendisiyle benzer bir dünyayı paylaştığını anlaması ile ikili arasında keyifli bir arkadaşlık başlar. Oturduklara yere çok yakın olan bir ormanın içinde sadece kendilerinin bildiği ve görebildiği, içinde devler, troller ve daha bir dolu gizemin bulunduğu, Terabithia isminde bir dünya yaratırlar. Üstelik bu dünyada önemli bir konumları da vardır. Artık kral ve kraliçe olmuşlardır.
Çok da uzak olmayan bir gelecekten ilginç bir distopya öyküsü anlatıyor bize Istakoz. Yalnız kalmış, ilişkisi olmaya insanların tutuklandığı, alternatif bir gelecekte geçen öyküde, bekar insanlar korkunç bir otele yerleştirildikten 45 gün sonra, kendileriyle eşleşen kişiyle ilişkiye başlamak zorunda kalıyorlar. Eğer ki ilişkilerinde başarıyı yakalayamazlarsa, kendilerinin seçtikleri bir hayvana dönüştürülüyorlar!
Cumartesi günü kaldıkları cezada okulun sporcusu, dâhisi, zorbası, prensesi ve yalnız genci, sosyal engelleri ezip geçer.
FBI’ın ünlü “En Çok Arananlar” listesinde yer alan en genç dolandırıcısının gerçek yaşam öyküsü... Frank Abagnale Jr henüz 18 yaşına gelmeden doktorluk, avukatlık ve büyük bir hava yolu şirketinde pilot yardımcılığı yaptı. Kılık değiştirme ustası olan Abagnale, aynı zamanda son derece zeki bir dolandırıcıydı. 16 yaşındayken başladığı çek sahtekarlığını 26 ülkede sürdürerek 2,5 milyon dolar çapında dolandırıcılık yaptı. ABD tarihinin en başarılı banka soygununu gerçekleştirdi.
Anna, sevgilisi Sandro ve en yakın arkadaşı Claudia'nın da dahil olduğu bir grupla beraber bir yat gezisine çıkar. Yat Akdenize doğru açılırken, Anna sevgilisine karşı hissettiği duygularını sorgulamaya başlar. Yat bir adaya yaklaştıktan kısa bir süre sonra Anna gizemli bir şekilde kaybolur. Anna'yı arayamaya başlayan Sandro ve Claudia'nın arasında ise bir aşk başlar. Çok az dialog içeren film, gücünü yönetmenin hikayeyi anlatış tarzından ve filmdeki gizemi sürekli korumasından alıyor. Film bu sayede verdiği aşk hikayesinin yanı sıra gerilimi de koruyup tansiyonu arttırıyor. Michelangelo Antonioni'nin en yetkin filmlerinden olan L'Avventura, Akdeniz'in muhteşem güzelliğini de siyah beyaz estetikle bizlere verir.
Quirky and rebellious April Burns lives with her boyfriend in a low-rent New York City apartment miles away from her emotionally distant family. But when she discovers that her mother has a fatal form of breast cancer, she invites the clan to her place for Thanksgiving. While her father struggles to drive her family into the city, April -- an inexperienced cook -- runs into kitchen trouble and must ask a neighbor for help.
Aile, arkadaşlık, aşk, onur ve cesareti anlatan bu güçlü hikayede Gyllenhaal ve Peña genç Los Angeles polis memurları Taylor ve Zavala karakterlerini canlandırıyor. İkili şehrin güneyindeki en zorlu sokaklarında devriyeye çıkıyor. Los Angeles polis departmanında çalışan iki polisin bir operasyondaki keşiflerinden sonra uyuşturucu mafyasının hedefi haline gelmelerini konu alıyor. Hikayeye daha fazla heyecan, birinci tekil samimiyeti katan aksiyon sahneleri polis memurlarının, çete üyelerinin, vatandaşların el kameraları ve gözetleme kameralarıyla çekilen görüntülerle ortaya çıkarılıyor. Filmde şehrin en tehlikeli köşelerinde, hayatlarını her gün riske atan polisler ve ailelerinin ödemek zorunda oldukları bedeller anlatılıyor.
Kore doğumlu bir adam kendisini, mimar babasının komada bulunduğu Indiana’daki Columbus’ta sıkışıp kalmış şekilde bulur. Adam, kendi hayallerini sürdürmek yerine, iyileşmekte olan bir bağımlı annesiyle Columbus’ta kalmak isteyen genç bir kadınla tanışır.
If you'd like to have a copy of this list exported to a CSV, click the "Export" button below. We will create the export and send it to you via email. Depending on the size of your list, this can take a few minutes to complete.