1972 tarihli filmin bu yeniden çevriminde havalı bir gangster, suç dünyasından elini eteğini çekmeden önce rakip bir çeteyle hesaplaşmaya çalışır.
Şemsiyesini kullanarak uçabilen süper-dadı Mary Poppins, Bank Ailesi'nin çocuklarına dadılık yapmaya başladığında aile üyeleri nasıl bir kadının çocuklarına bakıcılık edeceğinden habersizdirler. İlginç alışkanlıkları ve sihirli güçleri olan Mary Poppins, çocuklar gerçeküstü bir yolculuğa çıkarır. Çocuklara hayattan nasıl keyif alınabileceğini öğreten, onlara farklı farklı maceralar yaşatan dadının tek şartı yaşadıkları şeylerden kimselere bahsetmemeleridir. Avustralyalı kadın yazar P. L. Travers'ın 1935 yılından itibaren yayımlanmaya başladığı aynı adlı bir dizi çocuk kitabından uyarlanmıştır.
Bir grup müttefik kaçışa imkan vermeyecek şekilde tasarlanmış özel bir kampa hapsedilir. Üç farklı tünel kazarak kurtulmayı planlayan İngiliz asker (Richard Attenborough), usta Amerikalı hırsız (James Garner) ve Polonya’lı hendek kazıcısının (Charles Brosnon) bu planı başarılı olur. Ne var ki, bu 70 tutuklunun kaçışları burayla sınırlı kalmayacaktır...Film iki bölümden oluşuyor. İlk yarıda kaçış planları ve hazırlıklarını, ikinci bölümde ise Alman hükümeti ile esir Avrupa’nın sınırlarından dışarı çıkmaya çalışan kahramanların kovalamacasını izliyoruz.
Dull and plain Catherine lives with her emotionally distant father, Dr. Sloper, in 1840s New York. Her days are empty — filled with little more than needlepoint. Enter handsome Morris Townsend, a dashing social climber with his eye on the spinster's heart and substantial inheritance.
At a national park in Kenya, English game warden George Adamson and his wife, Joy, care for three orphaned lion cubs. After the two larger lions are shipped off to a zoo in the Netherlands, the smallest of the three, Elsa, stays with the couple. When Elsa is blamed for causing an elephant stampede in the nearby village, head warden John Kendall demands the young lion either be trained to survive in the wilds of the Serengeti or be sent to a zoo.
Yıl 1183. Her modern-zaman politikacısı gibi, Britanya'nın Kralı 2. Henry (Peter O'Toole) de, karısını balolara götürmeyi ve onu halka teşhir etmeyi yalnızca zaman zaman faydalı bulur. Henry'nin uzak bir kalede sürgündeki kraliçesi Eleanor (Katharine Hepburn), Henry'ye ve üç oğluna, bir aile toplantısında katılmak için davet edilir. Bu şekilde Henry, İmparatorluk'un birliğini güçlendirmeyi ve güç dengelerinin Eleanor'a ya da üç oğlundan birine kaymasını engellemeyi ummaktadır. Diğer yanda da Kral'ın gücüne imrenmekte olan metresi Prenses Alais (Jane Merrow) ve prensesin erkek kardeşi Fransa Kralı Philip (Timothy Dalton) vardır. Henry'nin bütün bu çabalarına rağmen, Eleanor başarılı bir şekilde, aileyi yeniden bir araya getirir. Bunu yaparken de yalnızca kendi gücünü yeniden garantilemekle kalmayacak, ölümünden sonra bile bu gücün yaşamasını sağlayacaktır.
Lisbon Story is Wim Wenders' homage to Lisbon and films. A sound engineer obtains a mysterious postcard from a friend who at the moment is filming a film in Lisbon. He sets out across Europe to find him and help him.
Oscar winning composer Ryuichi Sakamoto weaves man-made and natural sounds together in his works. His anti-nuclear activism grew after the 2011 Fukushima disaster, and his career only paused after a 2014 cancer diagnosis.
Hollywood film music has its roots in Europe. Three composers who fled war and National Socialism to the USA created the sound that still shapes film music today: Erich Wolfgang Korngold, Max Steiner and Franz Waxman. In the early 20th century, these classically trained composers transformed the methods acquired in Vienna and Berlin into a new American art form: film music. They balanced the relationship between image and sound and developed techniques and dramaturgical tricks to achieve the greatest possible effect on the viewer. Their influence is visible in the work of contemporary US composers such as John Williams and Jerry Goldsmith. Today, Oscar winner Hans Zimmer, Ramin Djawadi and Harold Faltermeyer continue this tradition. Their melodies are part of humanity's collective memory and reflect the combined traditions of European and American musical history. The documentary accompanies composers in their work and explores the European roots of Hollywood.