224 film

Betty Elms, ünlü bir oyuncu olabilmek umuduyla geldiği Los Angeles'ta Kanada’ya taşınmaya karar veren teyzesinin yaşadığı apartman dairesine taşınır. Daireye yerleşmek için geldiğinde bir trafik kazası geçiren ve hafızasını kaybettiği için orada saklanan Rita'yı bulur. Betty kendisi ile ilgili her şeyi unutmuş bu kadına yardım etmeye karar verir. Bilinç ve bilinçaltı birbirlerine karışır. Bütün bu hayatlar birbirine girer.

r 6, 2006

Bir kadının Los Angeles'ın dışında bulunan Inland Empire'daki garip ve gizemli olaylarla ilgisini anlatan filmde David Lynch sahneleri çekimlerden önce yazdığı için tam anlamıyla filmin bir senaryosu bulunmamaktadır.

Borderline kişilik bozukluğu tanısıyla ailesinden koparılarak “Claymoore” adlı psikiyatri kliniğine yatırılan yazar adayı genç Susanna Kaysen’in (Winona Ryder) buradaki personel ve hastalarla yaşadığı hüzünlü, heyecan verici, iç burkucu ilişkinin hikayesini anlatan film yazar Susanna Kaysen’in aynı adı taşıyan romanından uyarlanmıştır.

Colter Stevens uyandığında kendini bir banliyö treninde, başkasının bedeninde bulur ve 8 dakika sonra tren infilak eder. Gözlerini açtığında yeniden kendi bedenindedir. Bunu sağlayan, hükümetin geliştirdiği 'yaşam şifresi' isimli bir programdır. Bu program bir başka kişinin kimliğine geçip, onun hayatının son sekiz dakikasını yaşayabilmeyi sağlamaktadır. Stevens'ın görevi bombacıyı bulmak ve onun yapacağı ikinci eylemi engellemektir. Bunun için son 8 dakikayı defalarca yaşar ve her seferinde elde ettiği ipucları ile olayı çözmeye çalışır.

Jessica Spencer (Rob Schneider), lisenin en güzel kızlarından biridir. Günün birinde eski bir büyü sonucu 30 yaşlarındaki Clive adındaki yankesici ile yer değiştirdiğini fark eder. Artık her ikisi de birbirlerinin vücutları içinde girmişlerdir. Jessica durumdan kurtulmak ve eski haline dönmek için yollar ararken bir taraftan da erkek gibi düşünmeyi ve davranmayı öğrenmek zorundadır. Öte yandan Jessica'nın vücuduna giren Clive ise bunu avantaj haline getirerek işleyeceği bir dizi suçu Jessica'nın üstüne yıkmayı planlamaktadır.

İzole bir ada tatil beldesinde kalan James ve Em, el değmemiş kumsallar, olağanüstü personel ve güneşin tadını çıkararak mükemmel bir tatil geçirir. Ancak baştan çıkarıcı ve gizemli Gabi'nin rehberliğinde tatil yerlerinin dışına çıkarlar ve kendilerini şiddet, hazcılık ve anlatılmamış korkuyla dolu bir kültürün içinde bulurlar. Trajik bir kaza, onların hayatını tamamen değiştirirek onları suça karşı sıfır tolerans politikasıyla karşı karşıya bırakır. Kendilerini korkunç bir kabusun içinde bulan James ve Em, ya onları idam edecek ya da kendi ölümlerini izleyeceklerdir.

Horrible Bosses’tan Jason Bateman ile Bridesmaids’ten Melissa McCarthy ismini temizlemek için aşırı kurallara uymak zorunda kalan sıradan bir adamın hikayesinin anlatıldığı bu komedi filminde başroldeler! Kimliğinin çalınmasından sonra her şeyini kaybeden bu adam kötü bir imajı düzeltmenin ne kadar zor olduğunu anlayacaktır. Limitsiz fonlar sayesinde, Diana (McCarthy) perakende kraliçesinin her istediğini alabildiği Miami’nin banliyö bölgesinde yaşamaktadır. Tek bir sorun vardır: Bu lüksü sağlayan kimliğin üzerinde “Sandy Bigelow Patterson” yazmaktadır ve Amerika’nın diğer tarafında yaşayan bir muhasebeciye (Bateman) aittir. Bu dolandırıcıyı dünyası alt üst olmadan önce bir hafta içinde yakalaması gereken gerçek Sandy Bigelow Patterson bu kadınla yüzleşmek için güneye doğru yola çıkar. 2000 mil aşan Patterson, ismini geri almanın ne kadar zor bir şey olduğunu fark eder...

Robert Dean, tesadüfen önemli bir siyasi cinayetin delilerini ele geçirir. Bir anda hükümete bağlı bir istihbarat servisinin hedefi haline gelen Dean için hayat kabus haline gelir.Yüksek teknoloji ürünü haberalma cihazları ve tehlikeli ajanlar Dean'in peşine düşmüştür. Devletin sahip olduğu, insanları kolayca gözetleyebilmeyi sağlayan yüksek teknolojik imkanlar, ona neredeyse kaçacak nokta bırakmamıştır. Ama tüm bu imkansızlıklara rağmen Dean, hayatını, ailesini ve kariyerini kurtarmak zorundadır.Macera-aksiyon filmlerinde kendi tarzını yaratmayı başarmış yönetmen Tonny Scott, Devlet Düşmanı'nda, politik taşlamaların da olduğu seyir zevki yüksek bir aksiyon sunuyor.

Tom Stall, sakin bir Amerikan kasabasında, örnek bir yaşam sürmektedir. Ailesine olan bağlılığı ve çevresindekilere olan saygılı davranışlarıyla tanınır. Fakat bir gün başına bela olan serserilere haddini bildirince, işler değişir. Medya aradığı kahramanı, New York kökenli bir mafya ise yıllardır aradığı katili bulmuştur.Bu küçük olayın ardından Tom'un karanlık geçmişi bir anda ortaya çıkar. Mütevazi aile babası, kendisinin ve ailesinin sağlığı için mafyanın üzerine gitmek ve müthiş bir gerçekle yüzleşmek zorunda kalır.

Suç dünyasında hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir. Özellikle de Slevin’ın bulaşmış olduğu suç dünyasında.Sevgilisi tarafından aldatılan, evinden atılan, üstüne üstlük bir yankesiciye kimliğini kaptıran Slevin, Los Angeles’ın bunalımlarından bir süre de olsa uzak durabilmek için New Yorklu arkadaşı Nick Fisher’dan dairesinin anahtarını ödünç alır. Oysa ki New York terk ettiğinden çok daha belalı bir şehirdir.Bir dönem ortak ancak nihayet düşman olan iki mafya babası, Patron ve Haham, Büyük Elma’yı ikiye bölmüş ve suç dünyasını parsellemişlerdir. Ancak oğlunun intikamını almaya niyetli olan Patron, Haham’ın oğlunu öldürtmek için bir kiralık katil tutar.Katilin planı daha da basittir. Patron’a borçlu birini bul, adamı öldürt. En kolay yem Nick Fisher’dan başkası değildir.

Mutsuz bir geçmişi olan bir daire ve tekin olmayan sakinleriyle bir apartman Roman Polanski'nin gerilim filmi Kiracı'nın mekanını oluşturuyor. Polanski'nin canlandırdığı Trelkovsky'nin sıradan memur hayatı, yeni bir binaya taşınmasıyla birden bire değişir. Binanın diğer sakinleri ve eski kiracıların trajik kaderleri paranoyalarına yenilerini ekler. Trelkovsky'nin gerçekleri ortaya çıkacak mıdır yoksa bütün bunlar yalnızca hayal ürünü müdür?

"İngiliz Hasta", dört yabancının birbirinden farklı hayatlarının kesişerek içinden çıkılmaz bir hal aldığı; aşk, ihanet, entrika ve macera dolu destansı bir film... Hikayemizin çoğu, II. Dünya Savaşı'nın başlamasına yakın vurularak düşen bir uçaktan kurtulan, aklı hayatın sırları ve tutkularıyla dolu, bilinmeyen bir İngiliz hastanın gözlerinden anlatılmaktadır. Geçmişin ve şimdinin öyküleri gözler önüne serildikçe karakterler birbirlerine açılırlar ve iki aşk hikayesi ortaya çıkar. Mısır'dan sahra çöllerine yaptıkları tehlike dolu yolculukları, onları terkedilmiş bir İtalyan manastırında unutulmaz bir sonuca götürür...

n 28, 2017

Bir gün bir morgdan iş kadını Mayka'nın cesedi kaybolur. Hayatta her şeyi düzenli ve planlı olan bu kadının ölümünün arkasındaki sır perdesi henüz aralanamamışken, bir de cesedinin ortadan kaybolması olayı daha da karmaşık hale getirir. Dava ile ilgilenmesi için dedektif Jaime Pena görevlendirilir. Jaime de eşini kaybetmiştir ve bu travmanın izlerini henüz tam olarak atlatamamıştır. Bu davayı hem kişisel duygularını çözüme kavuşturmak hem de halen meslekte iyi bir polis olduğunu göstermek için değerlendirecektir. Fakat olayın o kadar çok karanlık noktası vardır ki davaya dahil olan hiç kimse aslında göründüğü kişi değildir. Cinayetin ve kaybolan cesedin arkasını araştırdıkça hem maddi hem manevi farklı sonuçlara doğru yönelecektir... Oriol Paulo'nun ilkuzun metrajlı sinema filmi olan yapımın başrollerinde Belén Rueda, Hugo Silva ve Aura Garrido bulunuyor...

Chance, kendisini bildi bileli yanında yaşadığı yaşlı adamın evinde bahçıvanlık yaparak büyümüş ve hayatında bir kez olsun sokağa çıkmamıştır. Bütün hayatı bahçede bakımını yapıp büyüttüğü çiçeklerden ve televizyondan ibaret olan Chance, yaşlı adam bir gün ölünce ortada kalır. Çünkü ev artık satılacaktır. Kendi varlığının haricinde yaşadığına dair hiçbir kanıt olmayan Chance, avukatlara yıllardır yaşlı adamın yanında kaldığını kabul ettiremez. Nüfus kağıdı bile yoktur. Kendini birden sokaklarda bulunca yıllardır görüp bilmediği hayatın rutinleri ile tanışır. İlk defa sokaklarda yürür, arabaya biner... Ve birden şansı hiç tahmin etmediği bir yerde dönüverir.

Craig yolun sonundadır. Yetenekli bir sokak kuklacısı olmasına rağmen, para kazanamamaktadır. Bir evcil hayvan dükkanında çalışıp işini özel hayatına taşıyan karısı Lotte ile Craig arasındaki ilişki de pek iç açıcı değildir.Acil ihtiyaçtan dolayı bir firmada dosyalama memuru olarak işe başlayan Craig, burada Maxine adlı bir kadına gönül koyar. Maxine'in pek te ciddiye almadığı Craig odasında çalışırken dolabın arkasına düşen bir dosyayı almak için dolabı çektiğinde küçük bir gizli kapıyla karşılaşır. Merakla kapıdan içeri giren Craig, John Malkovich olur.

Dedektif olan Mike Church, geçmişini hatırlamayan gizemli bir kadının işin içinde olduğu vakayı alınca, kendini gerilimli bir serüvenin içinde bulur...

En Uzun Yolculuğun Sonunda Yine Yalnızlık Vardır... Berlin Film Festivali'nde En İyi Film ödülünü alan "Yaban Çilekleri", yaşlı bir profesörün geçmişini ve varoluşunun anlamını sorguladığı bir yol filmidir. Yetmiş sekiz yaşındaki Profesör Borg, bir onur doktorası almak üzere Stockholm'dan Lund'a doğru arabayla yola çıkar. Yanında gelini Marianne da bulunur. Bu yolculuk sırasında, Borg'a kaybettiği ilk gençlik aşkını anımsatan genç bir otostopçu kızla ve kavgacı bir çiftle karşılaşırlar. Tanıştığı bu farklı karakterler ve gençliğinin geçtiği mekanlar Borg'a kabuslar ve düşler yaşatır.

u 11, 1991

Dan Merrick trafik kazası sonrası hafıza kaybına uğramıştır. Yaşamına yeniden başlamasına yardım etmeye çalışan Judith ile evli olduğunu öğrenir. Hatırlayamadığı olaylar ve yerler hakkında geri bildirim almaya devam ediyor. Kazadan önce kendisi için bazı işler yapmış olduğu evcil hayvan dükkanının sahibi ve yarı zamanlı özel dedektif Gus Klein ile görüşür. Klein, Merrick'e daha fazla bilgi bulmaya yardımcı olur ..

Teenager Owen is just trying to make it through life in the suburbs when his classmate introduces him to a mysterious late-night TV show — a vision of a supernatural world beneath their own. In the pale glow of the television, Owen’s view of reality begins to crack.

a 15, 2014

Frank, genç bir müzisyen olan Jon'un Frank'in liderliğindeki ilginç bir müzik grubuna katılmasından sonra yaşanan komik maceraları anlatıyor. Jon, kendi gözüyle, grupla yaşadıklarına tanıklık etmemizi sağlıyor. Fassbender, grubun lideri (ve aynı zamanda filme adını veren) Frank olarak karşımıza çıkıyor. Bir müzik grubunun sahip olabileceği en ilginç figürlerden biri olan Frank grup içerisinde oluşturduğu enteresan kurallar bütününü, taktığı büyük maskesi ile tamamlıyor. Filmin hikayesi İngiliz punk grubu The Freshies'in üyelerinden ilham alıyor.

Bir filmi veya diziyi bulamıyor musun? Eklemek için oturum aç.

Küresel

s arama çubuğuna odaklan
p profil menüsünü aç
esc açık bir pencereyi kapat
? klavye kısayol penceresini aç

Medya sayfalarında

b geri git (veya uygulanabilirse ana ekrana)
e sayfayı düzenlemeye git

TV sezonu sayfalarında

(sağa ok) sonraki sezona git
(sol ok) önceki sezona git

TV bölüm sayfalarında

(sağa ok) sonraki bölüme git
(sol ok) önceki bölüme git

Tüm görüntü sayfalarında

a resim ekle penceresini aç

Tüm düzenleme sayfalarında

t çeviri seçiciyi aç
ctrl+ s formu gönder

Tartışma sayfalarında

n yeni tartışma oluştur
w izleme durumunu değiştir
p umumi/hususi değiştir
c kapalı/açık değiştir
a etkinliği aç
r tartışmayı yanıtla
l son yanıta git
ctrl+ enter mesajını gönder
(sağa ok) sonraki sayfa
(sol ok) önceki sayfa

Ayarlar

Bu öğeyi derecelendirmek veya bir listeye eklemek ister misiniz?

Giriş