Ülke ülke, şehir şehir dolaşarak gösterisini yapabileceği bir sahne arayan yaşlı sihirbaz gittiği ülkenin birinde genç bir kızla karşılaşır. Genç bir kadın olma yolunda henüz yeni adımlar atan Alice, yaşlı sihirbazın yaptıklarının gerçek olduğunu düşünür. Yaşlı sihirbazın genç kız için bir baba şefkati ile yaptıkları Alice’in ona olan sevgisini arttırır ve yaşlı adamın peşinden yollara düşer. Yolları kesişen iki kişinin kader yolculuğunu hiçbir şey engelleyemeyecektir.

Bir yönetmen kamerasını İtalya ve Fransa'da farklı şehirlere çevirir. Gözlerinin önünde 4 farklı aşk öyküsü şekillenir. Her öyküde öne çıkan kahramanlar kadınlardır. Kameranın büyük bir dinginlik ve sabırla izlediği bu öykülerde sıradan insanların derin, felsefi arayışları vardır. Yönetmenin her öyküden bir film yaratması mümkündür: Asla bir araya gelemeyen aşıklar, cinayet zanlısı bir genç kız, ayrılan çiftler, manastır yaşamını seçen bir genç kadın. Sinema sanatına katkılarından dolayı Oscar Onur Ödülü alan yönetmen Michelangelo Antonioni'nin bu görkemli ve düşündürücü filmi biçimsel açıdan Avrupa sinemasının mirasını yansıtır. Wim Wenders'ın çektiği bölümlerle birbirine bağlanan öyküler İtalyanca, İngilizce, Fransızca ve ayrıca müzik ve sessizliğin diliyle aktarılır...

Carla bir emlak bürosunda çalışan otuzlarının ortasında genç bir kadındır. Utangaç bir yapıya sahip olan Carla doğuştan sağırdır fakat bu mesleğini yapmasına ve aşk özlemiyle yanıp tutuşmasına engel değildir. Hatta özrü Carla'ya müthiş bir yetenek kazandırmıştır, dudak okuyarak insanların dediği her şeyi anlayabilmektedir. Sonunda Carla küçük çaplı bir hırsız olan Paul'e aşık olur ve onu çalıştığı şirketi soymaya ikna etmeyi başarır. İlk denemeleri başarılı geçen çift Carla'nın yeteneğini kullanarak daha büyük bir soygun planlar. |

A man, Milan steps off a train, into a small French village. As he waits for the day when he will rob the town bank, he runs into an old retired poetry teacher named M. Manesquier. The two men strike up a strange friendship and explore the road not taken, each wanting to live the other's life.

1940'lı yılların oratasında Paris'teki meşhur genelev Palais Oriental kapanmak üzeredir. Artık önemini yitiren bu binada çalışan kadınlardan biri olan Marion saf hayalleriyle yaşayıp gitmektedir. Bina çalışanlarından bir diğeri olan Louis ise sevilen yetenekli bir adamdır. Öte yandan Louis, Marion'a deliler gibi aşıktır... Ancak Marion bu aşkı göremeyecek kadar hayal aleminde, gerçekten aşık olacağı adamın düşünü kurmaktadır. Çaresiz Louis aşık olduğu kadını mutlu edebilmek için onun aşık olacağı erkeği aramaya başlar.

Yönetmen koltuğunda Fransa'nın tanınmış yönetmenlerinden Patrice Leconte'un bulunduğu filmin başrollerinde Patrick Timsit ve ünlü aktris Laetitia Casta yer alıyor.

The beautiful Tanya returns to her small mining town, after supposedly working as a model in Moscow. She decides to marry her shy school sweetheart Mishka, who now works in the mine. The miners finally receive some pay, but Mishka still ends up with no money to buy his bride a gift, so he seeks the help of his perpetually drunk buddy Garkusha. Mishka's poor working-class family all help to put on a fine wedding with copious amounts of vodka, even though they are suspicious of Tanya's occupation in Moscow, and of her connection with her Mafia ex-boyfriend Borodin.

A businessman convicted of a white-collar crime becomes a changed person upon his release from prison.

June, 1815. Napoleon Bonaparte, surrounded by enemies, is about to play his definitive part in history. He has spent his whole life creating a mystique, becoming synonymous with determination, strength and mystery. But, that whole super-leader trip is smothering him and he just can't stand it anymore. Meanwhile, one of his aides, le maréchal Hugo Armani, has only one dream: to emulate the man who is his idol, his emperor. Armani picks the battle of Waterloo as the moment for his borderline psychotic attack - the first case of Napoleonic delirium in modern psychiatry. Due to the shortage of maréchals at the moment, Napoleon's got no choice: he has to leave Armani in command. Unbalanced Armani, so unexpectedly promoted, now leads the troops of France.

Serge is a long distance lorry driver between Morocco andEurope. In Tangier, he tries to reconcile with his former girlfriend, Sarah. She has refused to have anything to do with him since her mother’s death and intends to join her brother in Canada. Serge appeals to Sarah’s protector, a young Arab named Saïd, to allow him to meet up with Sarah, promising in return to smuggle Saïd into Europe...

Félix, operator of dodgem cars in a fairground, becomes obsessed by one of his customers, a mysterious young woman named Lola. Félix soon discovers that Lola is running away from her former boyfriend, a singer who continues to taunt her. Lola asks Félix to prove his love for her by murdering a man he does not know...